8.500 yıllık tarihi boyunca Perslerden Antik Yunanlara, Romalılardan Osmanlılara ve Türk Cumhuriyetinin Kahramanlık destanının yazıldığı topraklarda , farklı kültürlere ev sahipliği yapması, doğal güzelliklerinin yanı sıra tarih ve arkeoloji meraklıları için de keşfedilmeye değer yerleri ile farklı kültürlerden miras cami, kilise ve sinagoglarıyla inanç turizminin, başta Türkiye’nin en büyük fuarı unvanına sahip Enternasyonel Fuarı’yla ,fuarcılık ve kongre turizminin başlıca adreslerinden biri olan Kentimizde 3. büyük kruvaziyer limanı ile de ülkemizin yüzü en dışa dönük şehirlerinden biri. Çok yönlü turizm merkezlerinden de birisi olan Türkiyenin 3. Büyük şehri İzmir

İyi ki varsın yazı dizimin konuğu, Sanayi,Ticaret ve Ülke ekonomisinde Girişimci ruhunun ötesinde ,bir o kadar Hayırsever kimliğini anlatılmakla bitiremeyeceğim, İş Adamımız Fiba Holding yönetim kurulu başkanı Sayın ;Hüsnü ÖZYEĞİN

Hüsnü Özyeğin iyi derece İngilizce bilmektedir. Ayşen Özyeğin ile evli, Murat Özyeğin ve Ayşecan Özyeğin Oktay olmak üzere iki çocuk babası ve beş torun sahibidir.

 

1944, İzmir doğumlu iş adamımız ,Eğitim yıllarının en güzel yıllarını Güzel İzmir de tamamladıktan sonra , Liseyi Robert Koleji’nde tamamladı. Muhteşem dehasının yanı sıra girişimci bir ruhla İnşaat mühendisi olmak istediği için tercihini ABD’den yana kullandı. Oregon State University İnşaat Bölümü’nde okurken finans konularına daha ilgili olduğunu fark etti. Harvard’ Üniversitesinde master eğitimini yaptı. FiNANS Alanında ü ç yıl çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönen Özyeğin, kolejden arkadaşı Mehmet Emin Karamehmet’ten iş teklifi aldı. 32 yaşındayken (1977) Pamukbank genel müdürü oldu. 1984’te yine Mehmet Emin Karamehmet’e ait Yapı Kredi Bankası’nın genel müdürlüğüne geçti.

Özyeğin, 1977-1984 yıllarında Pamukbank’ta ve 1984-1987’de de Yapı ve Kredi Bankası’nda genel müdürlük yaptı.
Hüsnü Özyeğin, 1987 yılında Yapı ve Kredi Bankası’ndan ayrılarak kendi bankası Finansbank’ı kurdu.
Fiba Holding bünyesinde 30’dan fazla şirketi bulunan Özyeğin, 1996 yılında satın aldığı Gima ve Endi’yi Sabancı Holding’in yüzde 40 ortak olduğu Carrefoursa’ya sattı. Özyeğin, İstanbul’daki Swissotel The Bosphorus’u Nisan 2005’te yaklaşık 100 milyon dolara alarak turizm sektörüne adım attı.
2005 yılında Forbes’in milyarderler listesine ilk kez giren Hüsnü Özyeğin, 1 milyar dolar ile 620. sırada yer aldı. Mart 2009 itibarıyla Forbes’in “En zengin 100 Türk” listesine 2.9 milyar dolarlık servetiyle 1. sıraya yükselmiştir. Forbes dergisi tarafından tüm dünyada yapılan araştırmanın 2009 yılı sonuçlarına göre de, Dünyanın en zengin 221. kişisi olmayı başarmıştır.[1] Mart 2010 araştırmasına göre 3 milyar dolarlık servetiyle 1. sıradaki yerini korumuştur. Forbes Türkiye dergisinin Mart 2017 itibarıyla belirlenen listesine göre, Hüsnü Özyeğin 3 milyar dolarlık servetiyle Türkiye’nin en zengin 2. ismi oldu.

Hüsnü M. Özyeğin Vakfı, 18 Mayıs 2007 tarih ve 26526 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 5656 sayılı kanunla İstanbul’da Özyeğin Üniversitesi’ni kurmuştur. Özyeğin Üniversitesi`nin kuruluş çalışmalarına 2005 tarihinde başlayıp, ilk öğrencilerini Eylül 2008’de İstanbul Altunizade Kampüsü’nde kabul eden üniversite, Eylül 2011’de Çekmeköy Kampüsü’nde eğitime başladı. Üniversite bünyesinde, “Girişimciler için Girişim Fabrikası Programı” mevcuttur.[2]
“En değerli yatırım insana yapılan yatırım” olduğu inancıyla Hüsnü Özyeğin Türkiye’nin gelişmesi için sosyal sorumluluk ve yatırımlarına büyük önem vermektedir. Hüsnü Özyeğin’in kurucusu olduğu Vakıf ve kurumların bugüne kadar hizmet verdiği kişi sayısı bir buçuk milyon kişiye yaklaşmıştır. Halen Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı, Hüsnü M. Özyeğin Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı, Anne Çocuk Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve Harvard Business School Dekan Danışma Kurulu Üyesidir. Hüsnü M. Özyeğin, 2007 yılında TBMM Üstün Hizmet Ödülü’ne layık görülmüştür.

Hüsnü ÖZYEĞİN bir sözünde şu ifadeleri kullanırken ,
“Mutlaka ve mutlaka sizi heyecanlandıran ve sevdiğiniz işi yapın. Bu zaten sizi başarıya götürecek olan ilk adımdır. Ve o sevdiğiniz işinizde çok çalışın, yılmayın. Bunun karşılığını mutlaka alacaksınız.” Demekte ..

Ülkesine olan sevdası ,Girişimci ruhu ..Sosyal sorumluluk Projeleri alanında Ülkemizin dehası ve bir o kadar Yatırımcı kimliği ile yeni şirketlerin kurulmasına olanak sağlayarak veya mevcut şirketlerin verimliliğini ve üretkenliğini attırarak toplumumuzun istihdamına köprü olan değere, gelecek de de ,insanlık adına faydalı çoğu kapsamlı projelerin hayata kazandıracağını biliyor., kendilerine

İyi ki varsın Hüsnü ÖZYEĞİN diyorum.

Levent KANDEMİR