Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şırnak mitinginde yaptığı konuşmada, “Şırnak; yatırımın, hizmetin, üretimin, istihdamın kıymetini de iyi bilir, çukur eylemlerinin, baskının, zulmün, acının anlamını da iyi bilir. Artık bu ülkenin de Şırnak’ın da terör örgütlerine kaptıracak tek bir evladı yoktur” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart Mahallî İdareler Seçimleri kampanyası kapsamında Şırnak mitingine katıldı. Adliye Meydanı’nda düzenlenen mitingde Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1,5 yıl aradan sonra tekrar Şırnak’ta bulunmaktan mutluluk duyduğunu belirterek, tüm Şırnaklılara selamlarını iletti.

“BİZLER AYNI BEDEN VE AYNI RUHUZ”

Şırnak’ın kadim şehirlerin en kıdemlisi olduğunu şehrin Hazreti Nuh ve Mem û Zîn’in şehri olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz tarih ve medeniyeti birlikte inşa etmiş, ortak bir inancın, ortak bir akidenin, ortak bir tarihin çocuklarıyız. Bizler hep birlikte aynı kıbleye yönelen, yan yana saf tutanlarız. Bizler aynı beden ve aynı ruhuz. Bizler Alparslan’ın ve Selahaddin’in torunlarıyız. Doğu da biziz, batıda da biziz, biz bu ülkenin her şehrine sevdalıyız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin her bir köşesine, her bir insanına muhabbetle bağlı olduklarını belirterek, Şırnak’ı Antalya’dan, Trabzon’dan, Malatya’dan, Hakkâri’den, Bursa’dan ayrı düşünmediklerini vurguladı.

“Her türlü ayrımcılık ve bölücülük ayaklarımızın altındadır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “tek millet”, “tek bayrak”, “tek vatan” ve “tek devlet” söylemini açıkladı.

Türkiye’de yaşayan herkesi; Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Çerkeziyle, Boşnağıyla, Gürcüsüyle, Romanıyla, etnik kökenine bakmaksızın aynı millet olarak gördüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Bayrağı’nın da ecdadın ortak mücadelesini temsil ettiğini söyledi.

“HİÇ KİMSENİN NAMUSUMUZ OLARAK GÖRDÜĞÜMÜZ VATANIMIZA EL SÜRMESİNE İZİN VERMEYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehitlerimizin, gazilerimizin, bayrağımızın yapmadığı ayrımı milletimize yapanlar, alçağın ta kendisidir. Hiç kimsenin namusumuz olarak gördüğümüz vatanımıza, evimize, mahremimize el sürmesine izin vermeyiz. Bizim son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden başka devletimiz yoktur. Kendine başka devlet arayan, evet, istediği yere gidebilir” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin bölgesinde başı sıkışanların sığındığı bir ülke olduğunu, kapıları açarken de kimsenin etkin kökenine, mezhebine bakmadıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kobani’den gelenler nereye geldi? Şu anda Kobani’den gelen 300 bin kişi Türkiye’de. Biz onlara ‘Kürt’ demedik ki ‘Suriye’den kaçmak zorunda kaldıysa bunlara ev sahipliği yapacağız’ dedik. Şu anda yaklaşık 4 milyon Suriyeli mülteci nerede? Türkiye’de. Biz bunları ağırlarken Bay Kemal ne diyor? ‘Siz burada vergi ödüyorsunuz, Suriye’den gelenler ödüyor mu?’ Hâle bak… Bunlar nereden kaçmak zorunda kaldılar, katil Esed’in bombalarından kaçmak zorunda kaldılar. Bunlar bize sığınmak zorunda kaldıysa biz bunlara bakmayacak mıyız? Ama adamın ciğerlerinde böyle şefkat yok ki, biz şefkat yurdunun idarecileriyiz. Merhamet dininin mensupları olarak ihtiyaç sahiplerine her zaman merhametle şefkatle muamele edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart seçimlerinin önemine dikkati çekerek, bu seçimde sadece şehirlerin belediye başkanlarının değil, Türkiye’nin geleceğinin tayin edileceğini, bunun için de “31 Mart bir beka seçimidir, Türkiye’nin en kritik seçimlerinden biridir” dediklerini kaydetti.

Şırnak’ın 10-20 yıl önce çöp, çamur, çukur ile anıldığını, kanalizasyonların sokaklarda aktığı bir şehir olduğunu vatandaşlara hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti iktidarları döneminde şehrin cehresinin değiştirildiğini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı eliyle şehirde yeni ve modern binalar inşa edildiğini anlattı.

ŞIRNAK’TA GERÇEKLEŞTİRİLEN YATIRIMLAR

Şırnak’ı ve Şırnaklıları samimiyetle severken aynı zamanda kenti tarihinde görmediği hizmetlerle de buluşturduklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 17 yılda Şırnak’a toplam 10,5 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını ifade etti. 3 bin 380 adet yeni derslik ile Şırnak Üniversitesi’ni şehre kazandırdıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yükseköğrenim öğrencileri için bin 19 kişi kapasiteli yurt binası, gençlik merkezi, kapalı yüzme havuzu, futbol sahası gibi yatırımların da şehirde hizmete girdiğini söyledi.

Cizre’ye 10 bin seyirci kapasiteli bir stadyum yapacakları müjdesini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, projesi hazır olan yatırımın ihalesi yapıldıktan sonra inşasına başlanacağını bildirdi. Şırnak’taki ihtiyaç sahibi vatandaşlar ile şehit yakını, yaşlı ve engelli vatandaşlara toplam 2,5 milyar liralık yardımda bulunduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirdeki girişimcilere de 3 milyar liralık yatırım teşviki verdiklerini, 7 bin 885 kişilik ilave istihdam oluşturduklarını, 5 bin 116 iş yerine de toplam 260 milyon liralık SGK prim teşviki sağladıklarını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şırnak’taki sağlık yatırımlarını da anlatarak, kente şehir hastanesi standartlarında 500 yataklı muhteşem bir bölge hastanesi kazandıracakları müjdesini açıkladı.

“MİLLETİMİZİ SEFALETE MAHKÛM ETMEK İSTEYENLERİN OYUNLARINI BOZA BOZA ŞEHRİMİZİ GELİŞTİRDİK”

Terör örgütünün çukur eylemleri sırasında tahrip ettiği Şırnak merkez, Silopi, İdil ve Cizre’de tek bir vatandaşın dahi mağdur olmasına izin vermeden bu şehirleri sıfırdan inşa ederek ayağa kaldırdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni bir Şırnak… Bunlar burada bütün evlerimizi yakıp yıkmadılar mı? Evlerin bodrumlarında bunlar yargılama yapmadılar mı? Tüneller açmadılar mı? Milletimizi sefalete, yokluğa, yoksulluğa mahkûm etmek isteyenlerin oyunları boza boza şehrimizi geliştirdik, güzelleştirdik” dedi.

Şırnak’a yapılan sulama, ulaşım, altyapı yaptırımlarını da anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “İnşallah önümüzdeki dönem Şırnak’ı daha büyük hizmetlerle tanıştıracağız. Bunun için önce huzur lazım, istikrar lazım, güven ortamının güçlenmesi lazım. Şırnak, huzurun ne olduğunu da iyi bilir, terörün neye mal olduğunu da iyi bilir. Şırnak; yatırımın, hizmetin, üretimin, istihdamın kıymetini de iyi bilir, çukur eylemlerinin, baskının, zulmün, acının anlamını da iyi bilir. Artık bu ülkenin de Şırnak’ın da terör örgütlerine kaptıracak tek bir evladı yoktur. 12-13 yaşındaki çocuklarınızı dağa kaldıran bu teröristler değil mi? Onlara verecek çocuklarımız yok, onun için dik duracağız, sağlam duracağız. Diyarbakır Belediyesinin önünde oturma eylemi yapan anneler Başbakan iken ziyaretime geldiklerinde onların gözyaşını unutamıyorum. Kandil’deki insafsız, vicdansız insanlar benim bütün Güneydoğulu kardeşlerimi inim inim inlettiler. Artık bu ülkenin analarının, terör örgütlerinin zulmü yüzünden gözlerinden tek bir damla yaş dökülmesine tahammülümüz kalmamıştır. Gelin 31 Mart’ı yeni bir milat yapalım.”